İlimizde siyaset denilince ve siyasetten bahs edilince, insanlarda güzel olmayan bir bakış açısı gözlenmektedir. Siyaset öyle bir duruma getirilmiş ki, halk arasında siyaset ve siyasetçi denilince yolsuzluk- suistimal yakınlarını kayırma gibi olumsuzluklar akla gelmektedir.
Öyle ki, sanki siyaset yapmak, kendisine ve etrafındakilere çıkar sağmayı amaçlanmaktadır! Siyaset ile yozlaşma arasında toplum tarafından algılanan ilişkinin siyasete de, siyasetçiye de, sonuçta topluma da zarar vermesi kaçınılmaz bir duruma gelmiştir.
Toplumumuzda var olan bu algılanmanın sebepleri ve sonuçlarının irdelenmesi, hem siyasetçi hem de siyasetin hedef kitlesi olan toplum açısından önem arz etmektedir…
İlimizde siyasi süreçte görülen, bu olumsuzlukların yıllara sarih bir geçmişi bulunmaktadır. İktidar olan her siyasetçiye kendi yandaşlarını, tahsiline, kurum içinde çalışma tecrübesine bakmadan bir yerlere getirme çabasına girme gibi etik olmayan davranışta bulunmasına göz yumduk. Toplum olarak ta, hep bu yanlışlara seyirci kaldık. ‘Bize dokunmayan yılan hep yaşasın’ dedik. Sonuçta hangimize ne faydası oldu? Hepimiz zarar gördük…
Günümüzde siyaset hizmet aracı olmaktan çıkarak, menfaat ve çıkar aracı haline gelmiştir!…
Siyasetçilerimiz ilimize yeni yatırımların getirilmesini sağlayamadığı gibi, yatırımların geri gitmesine bile engel olamıyorlar. Geçen yazımda “MEYDAN KAVGASI” başlığıyla bir yazı yazdım. Son iki üç yıldır ilimizin gündemini meşgul eden Kent Meydanı! Son süreçte tekrar hız kazandı. Memlekette sanki hiçbir sorunumuz yok da bir tek sorunumuz Kent Meydanın eksikliğiymiş gibi…
Kent Meydanı olmayışı bir eksiklik olabilir fakat kent meydanı acil bir ihtiyaç değildir. Üstelik Kent meydanına yer veren Sağlık Bakanlığı Muş’ta Sağlık Müdürlüğü için yer ararken…
Eski Hastane bölgesinde bulunan ve iki büyük mahallemizin bağlı olduğu Sağlık Ocağı, bunun yanında 112, Halk Sağlığı laboratuvarı, Verem Savaş Dispanseri gibi kurumlar şuan yer ararken mevcut yerin belediyeye tahsisine bir anlam verilemiyor… Bunun yanında Sağlık İl Müdürlüğü hizmet binası için yer bulamayıp misafirhanesini iptal ederek hizmet binasına dönüştürmesi gibi birçok örnek mevcuttur…
Halbuki siyaset; toplum için toplumun kıt kaynaklarının en doğru biçimde kullanarak, topluma en güzel hizmeti sunma çabası için yapılır biliriz. İnsanlar için yapılan her hizmet kutsaldır. Biz inanır ve biliriz ki, kainatta her şey insan içindir. Devlet de, Siyaset de insan içindir. İnsanın var olduğu her yerde insana özgü hataların var olması da kaçınılmazdır. Fakat insan kendi içinde verdiği mücadele ile hatalarını azaltmanın, erdemli davranmanın çabasını sergiler. Zaten insanı farklı ve üstün kılan da, bu meziyetidir. Yani, iyi ve kötünün mücadelesi, insanın iç aleminde sürekli devam etmekte ve insan bu mücadele ile özdeşleşmektedir. Siyaset de toplum için yapıldığı ve insanlar tarafından yapıldığından, kendi içerisinde erdemli davranışını sergilemelidir. Bu güne kadar bu anlamda birçok hata yapılmış olabilir. Temennimiz bundan sonra bu hataların tekrarlanmamasıdır…
Siyasetin kirlendiği, siyasi alanının iyice daraldığı ilimizde, siyasetin ve siyasetçinin yeniden saygın ve güven veren bir konuma getirilmesi gerçekleştirilmesi istediğimiz bir hedeftir. Siyasetin dürüstlük ve liyakati esas alan bir yapıya kavuşturulması, siyasi finansmanın denetlenebilir ve şeffaf olması ilimizdeki siyaset aktörlerinin en temel ihtiyacıdır.
İlimizde seçilen siyasileri denetleme ve kontrol mekanizmaları kurulup, siyasilerin çalışması için onları hem denetleyip hem de onlara projeler sunulmalıdır. Gelin hep beraber birlik olalım ve ilimizin makûs talihini değiştirelim… Bundan başka da bir şansımız, çaremiz de yoktur…
