Bir kere olsun bu boş sayfaya güzel kelimeler dökemedim. Şirin şirin cümleler kuramadım, kuramıyorum. Şu tiksinçler, vicdansızlar, arsızlar, ahlaksızlar izin vermiyor. Ya tamam güzel bir insan çıktı. Onun güzel ahlakını alayım yazayım diyeceğim. Alacağım elime kalemi vay be şaka mısın sen ya Nobel ödülünü verseler az gelir. Ne güzel rol yapıyor. Tebrik edilesi insanlar. Hayret kalıyorum bu insanlığa. Aslında çok şaşırmamak lazım dağları deliyor insanlar iskeleti ete bürünmüş ruhumuzu, minnacık kalbimizi nasıl parçalamasınlar.
Herkesin dilinde bu cümle var; devir kötü.
Buna çok gülüyorum. Devrin neyi kötü genelleme yapmadan çoğu insanlar kötü. Yapmadıkları kötülük kalmadı. Yapamadıkları iğrençlik kalmadı. Kime güvenip sırtımızı döndükse geçirdiler hançeri belimize. Yetmedi etimizi parçaladılar. İnsan olmak çok zorlaştı.
Cengiz Numan oğlunun çok beğendiğim bir şiirinin iki dörtlüğünü sizinle paylaşmak istiyorum.
İnsan olmak bu kadar mı zorlaştı?
Varmaz oldu, vermeye hiç elimiz,
Dönmez oldu, bir özüre dilimiz,
Teşekküre çoktan bitti pilimiz;
En küçük damlada, sabrımız taştı,
İnsan olmak, bu kadar mı zorlaştı?
Bilgisizlik, ne vehimler üretti;
Önyargılar, vicdanları kör etti.
Dürüst olmak.. Affedilmez cür’etti,
Öfkemizden, yüreğimiz korlaştı,
İnsan olmak, bu kadar mı zorlaştı?
Ya kardeşim ben insanlıkla anlaşamıyorum, sevemedim, kanım ısınmadı, insanları anlayamıyorum. Ot olmak vardı bu hayatta. Düşünsenize aklın yok, vicdanın yok, sorumlulukların yok, canın yok, bir beklentin yok, nefsin yok. Yok, da yok. Çok özeniyorum otlara. Evet, evet bu her gün üzerine basıp geçtiğimiz otlara. Hayat onlara güzel…