Gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni ve Köşe yazarı Abdullah Alptekin geçirdiği beyin kanaması nedeniyle kaybettik.
Haber49 ailesi olarak çok değerli Genel Yayın Yönetmenimiz Abdullah Alptekin Has” kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşıyoruz. Genel Yayın Yönetmenimiz Abdullah Alptekin Has’a Allahtan rahmet, kederli ailesine ve tüm sevenlerine başsağlığı diliyoruz.
DERİN ÜZÜNTÜSÜNÜ YAŞIYORUZ
Genel Yayın Yönetmenimiz Abdullah Alptekin Has’ı kaybetmenin Derin üzüntüsü içindeyiz. Haber49 ailesi olarak çok değerli Genel Yayın Yönetmenimiz, sevgili çalışma arkadaşımız Abdullah Alptekin Has’ı kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşıyoruz. Genel Yayın Yönetmenimiz Abdullah Alptekin Has’a Allahtan rahmet, kederli ailesine ve tüm sevenlerine başsağlığı diliyoruz.
Genel Yayın Yönetmenimiz ve Köşe yazarımız Abdullah Alptekin Has’ın en son kaleme aldığı yazısı da sizlerle tekrar paylaşmak istiyoruz:
İLİMİZİN ZİNCİRİ VE HALKALARI!
Devlet yönetiminde başarının yolu emaneti ehline vermekten geçer. Geriye dönüp baktığımızda liyakate riayet edildiği dönemlerde yükselmiş olduğumuzu, ehliyetin yerini sadakatin aldığı devirlerde de çöküş yaşadığımızı görüyoruz. Emin olun, bugün çektiğimiz sıkıntıların temelinde de yine emanetin ehline verilmemesi, liyakatin sadakate feda ediliyor olması yatmaktadır.
Malum, ‘bir zincirin gücü, en zayıf halkanın gücü kadardır. Zinciri oluşturan diğer bütün halkalar ne kadar güçlü olursa olsun, asıl belirleyici olan zayıf halkadır. Zira zayıf halka koptuğu an, diğer bütün güçlü halkaların ne anlamı, ne de herhangi bir fonksiyonu kalır. Diyelim ki, zinciri oluşturan onlarca halka çok sağlam ve çok güçlü, fakat bir halka var ki zayıf düşmüş ya da düşürülmüş. Diğer onlarca halka tek tek ne kadar sağlam ve kuvvetli olura olsun, zincirin çektiği yüke dayanma gücü, zor şartları omuzlama mukavemeti sadece “en zayıf” halka kadardır.’
O halde, ilimizi hak ettiği yerde görmek için yetki merciinde olan siyasiler ve bürokrasilerden oluşan bütün halkaları güçlü tutmak esas olmalıdır. Kim bilir; belki de onlarca yıldır zinciri oluşturan halkaların ekip ruhunu oluşturmayı başaramadığından olacak ki, yıllardır yapılan araştırmalarda neredeyse tüm alanlarda ‘en geri kalmış il’ kimliğine sahip olmuşuz! Milli Şairimiz Mehmet Akif, “Geleceği Karanlık Görerek Azmi Bırakmak” olacak şey mi? diyordu. Başarmak istiyorsak ki istiyoruz, o halde hedefe ulaşabilmek için zincirin içinde ki zayıf halkaları güçlendirerek yola tekrar devam etmek gerekiyor. Aksi halde içinde bulunduğumuz zor şartlardan kurtulmamız neredeyse imkânsız olur!
Bir hastamıza doktor seçerken ne yaparız? En tecrübeli ve bu işte en uzman olan kimdir? Onu araştırır, bulur hastalarımızı ona teslim ederiz. Avukat tutarken de aynı titizliği gösteririz. Amma devlete ve millete yönetici seçerken horoz dövüşünü andıran öfkelerin, kutuplaşmaların etkisine kapılıyoruz. Bir düşünürün dediği gibi ‘Kurbağayı koltuğa oturtsan, o yine çamura atlar’ Oysaki akıl ve tecrübe “yaşta değil baştadır” şeklindeki atasözümüz bile gidilecek istikameti gösteriyor.
En geri kalmış il durumunda olmamız dolayısıyla ‘en hasta’ olduğumuzu, birçok alanda (Eğitim, Sağlık, Spor, Sanayi, kalkınma, Vb.) zincirin son halkası olmamız da ‘en mağdur’ oluşumuzu göstermiyor mu? Demek ki; Bu hastalık ve mağduriyetlerden kurtulmamızın tek çaresi zinciri oluşturan halkaları güçlendirmekten geçiyor!
Zinciri oluşturan çok önemli bir halka da siyaset! Önümüzde yaklaşan yerel seçimlerde partiler Belediye Başkan adaylarını açıklamaya başladılar. Şu ana kadar Partilerde ismi açıklanan Belediye Başkan adaylarının üçü de, daha önce bu görevi yapmış tecrübesi olanlardan seçildi. Ak Parti mevcut Belediye Başkanı Feyat ASYA’yı, MHP, 1999 da ilimizde Belediye başkanlığı yapan Şerafettin YATÇİ’yı, HDP ise Ağrı’da bir dönem Belediye Başkanlığı yapan Sırrı SAKIKı aday gösterdi. Diğer partiler henüz adaylarını açıklamadılar. Ancak seçim de onların da adaylarını yakında halka açıklayacağını düşünüyorum!
Sırada ki halka, siyasi partilerin seçeceği Belediye Meclis Üyeleri ve İl Genel Meclisi Üyeleri! Bu üyelerin de seçilirken Belediye Başkan adayları gibi dikkatli seçileceğine elbette inanıyoruz. Ancak, bir düşünürün dediği gibi ‘İktidar, iktidara düşkün olmayan ve iktidardan gelecek yararlara ihtiyacı bulunmayanlara verilmelidir.’ Yaşamı boyunca iki kişiyi yönetmemiş insanların şehri yönetmeye talip olması ne kadar yanlış ise, kişinin ekonomik gücü, etnik kimliği ya da sosyal konumundan yararlanmak adına kişileri taşıyamayacağı yükün altına sokmak da bir o kadar yanlıştır. Sonra acısını onları listelerine yazanlarda, millet olarak biz de çekiyoruz! ‘Bir takım birlikte çalışan bir grup insan değildir. Bir Takım birbirine güvenen bir grup insandır!’ Bunu da hatırlatmadan geçemeyeceğim!
Bizlerin siyaset kurumundan; görev talep edenlerin liyakatine bakılmasını isterken, doğal olarak bu göreve talip olan kişilerden de haddini bilmesini bekleme hakkımız vardır! Umarım temsil kabiliyeti yüksek bir meclis oluşur!
Şehit Muhsin YAZICIOĞLU’nun ‘Bakın gömleğin birinci düğmesi yanlış iliklenirse hepsini çözmek zorunda kalırsınız. Onun için önemli olan birinci düğmeyi doğru iliklemektir. İşte siyasette ülke meselelerinde birinci düğme gibidir! O doğru iliklenirse hepsi düzgün gider!’ dediği gibi, Gömleğin birinci düğmesi doğru iliklenirse diğer işlerin de düzeleceğine ve memleketin milletin refahının güvenliğinin ve geleceğinin kurtarılacağına inanıyoruz.
‘Bir araya gelmek başlangıçtır, bir arada durabilmek ilerlemedir, birlikte çalışmak başarıdır.’ Zinciri oluşturan halkaları temsil eden fertlere buradan diyeceğimiz şu ki! , Memleketimizin geleceği, umudunu yitirmek üzere olan mazlumların ve gençliğin hatırına ‘Ya bir yol bulun, ya bir yol açın, ya da yoldan çekilin!
Başka ne diyebiliriz ki! HABER49
Malatya mutlu son masaj
Tokat mutlu son masaj
Samsun mutlu son masaj
Bursa mutlu son masaj